GELECEĞE BAKIŞ: DELİPOP'UN HİKÂYESİ
Merhabalar. Kıdemli Silah Tasarımcısı Chris Stone ve Kıdemli Konsept Çizeri Sean Bigham olarak, size Delipop kaplamalarının nasıl yanlış anlaşılma sonucu ortaya çıktığını ve VALORANT'ın en şatafatlı, renkli ve cesur tasarımları arasına girdiğini anlatacağız.
Delipop, oyuncularda fütüristik bir his yaratan görsel unsurlarla dolu. Namlu ateşi, arızalı görünen kuşanma animasyonu, holografik projektör ve çıkartmalar... Bunlar siberpunk türüne ait unsurlar ve harika bir görsel FPS deneyimi sunuyorlar.
DEVASA BİR YANLIŞ ANLAŞILMA
Tamamen alakasız bir kaplama serisi üzerinde çalışırken, konsept sanatçımıza birkaç geribildirimde bulunduk ve kendisi bunları (iyi ki) yanlış anlayarak "Megapunk" adını verdiğimiz eşsiz bir tasarımla karşımıza geldi. Ekibin geri kalanı tasarımı gördüğünde bayıldı. Burada özel bir şey keşfettiğimizi biliyorduk ama doğru yöne çekilmesi gerekiyordu.
TEMANIN AMACI
Delipop, çok sevilen bilimkurgu alt türlerinden biri olan siberpunk'a farklı bir bakış açısı getirmemiz için bir fırsat oldu.
Siberpunk'la ilgili çok fazla muhteşem eser var fakat bunlardan herhangi birine fazla benzemek istemedik. Siberpunk türünden ilham almamız için bir fırsat oluştu; tabii sonra kendi yorumumuzu da kattık. Akira, Ghost in the Shell, Cowboy Bebop, Love Death and Robots, Josan Gonzalez, Altered Carbon, Deus Ex, Ruiner ve daha birçok farklı eserden ilham aldık. Sonuç olarak, bu kaplama serisini genellikle karşılaştığımız kasvetli ve gerçekçi distopya temalarındansa nasıl daha eğlenceli ve "punk" estetiğine sahip hale getirebileceğimiz üzerine odaklanmaya karar verdik. Tema hedefimizden şaşmamak için "hem eğlenceli hem de ölümcül" fikrini ortaya çıkardık.
Bu fikirle birlikte, Delipop kaplama serisi şu temeller üzerine kuruldu: Cesur. Renkli. Eğlenceli. Çarpıcı. Bunlar, henüz VALORANT'ın marka tonu kesinleşmeden önce belirlenmişti. Sonrasında ikisinin (yanlışlıkla bile olsa!) çok uyumlu olduğu ortaya çıktı.
Yine de bazı klasik siberpunk temalarından da ilham aldık tabii:
- Dünya gelecekte Şirketokrasi sistemiyle yönetiliyor. Şirketlerin imajları ve reklamları yüzünden her şey çok neşeli duruyor ama altında gizli bir distopya havası var.
- Şirketler, eğlenceli karakterler ve parlak renklerle daha genç bir kitleyi hedef alıyor ve aşırı göz önünde bulunmuyorlar.
- Silahlar üzerindeki çıkartmalar, tüketicilere bir karşıt kültür oluşturacak şekilde şirketlerin markalarına ait.
- Genel olarak ölümcül silahların parlak renkler ve eğlenceli çıkartmalarla oluşturduğu zıtlığı çok beğendik.
- Gerçekte hiç de rahat olmayan bir yaşam tarzının "mış gibi" yaşandığı bir ortam oluşturduk.
Delipop'un her yönünü, sanki bir alternatif evrenden çıkmış havası yaratarak bir hikâyeyle bağlamak bizim için çok önemliydi. Gerçek ama daha az bilinen siberpunk temalarını temel alarak klişelerden kaçınmaya çalıştık.
KONSEPTİN GELİŞİMİ
Siberpunk evrenlerine bakarken ekibimizin Kuzey Amerikalı bakış açısına sahip olduğu aşikâr. Bu yüzden Rus konsept çizerlerimizden biri, batılı oyuncuların görmeye pek de alışık olmadığı birçok unsur kattı. Bulldog'la ilgili ilk fikri, tasarıma genel olarak nasıl yaklaşacağımızın temellerini attı. Standart bir sürüm oluşturup üzerine "punk" havası yerleştirecektik.
Konsept Çizerimiz Sean Bigham, yabancı ortağımızla birlikte çalışarak oyunda görebildiğiniz modellerin konsept tasarımlarına yardımcı oldu.
Geliştirmenin ilk aşamalarındayken modüler bir yönü olan silahın fabrikadan yeni çıkmış, standart sürümü üzerine odaklandık. Bunun için gri plastikler, parlak ışıklar ve bakır parçalar gibi bilimkurgu ve siberpunk evrenlerinde sık sık kullanılan unsurları tercih ettik. Temel tasarımda karar kıldıktan sonra, türe farklı ve yeni bir bakış açısı getirmek için silahların kişiselleştirme seçeneklerini arttırmak istedik.
İlk olarak konsept ortağımız birçok değişik fikir üzerinde çalıştı. Bunların hepsi birbirinden farklıydı ama belirli siberpunk temaları da artık oturmuştu. Sonuç olarak ortağımızın hazır olarak satın alınan ve ardından ihtiyaca ya da tarza göre ikinci el parçalarla geliştirilmiş gibi görünen silahlar tasarlamaya odaklanmasını istedik.
Holografik logo projektörü, dijital bozulma efektli namlu ateşi ve arızalı görünen kuşanma animasyonu işte burada "geliştirme" konusunda devreye girdi. Fakat bu unsurları silahların üzerine öylesine koymak istemiyorduk. Tasarımı daha da sağlamlaştırmak için onları silahlara anlamlı ve işlevsel bir biçimde yerleştirmek istiyorduk. Bulldog'a baktığımızda, birinci şahıs açısında holografik projektörün sağ tarafında bataryadan bir bakır şerit çıktığını görebiliyoruz. Oradan da silah boyunca devam ederek namluya ulaşıyor ve dijital namlu ateşinin oluşmasını sağlıyor.
Tasarım açısından çıkartmaların, arıza efektinin ve projektörün tek başlarına da anlamlı olması gerektiğini düşündük. Renk açısındansa silahı sade bir renk paletine oturtmak, silahın üzerindeki çıkartmaların karbon fiber ve bakır şeritlerle bir kontrast oluşturarak ön plana çıkmasını sağladı.
İş ortağımız, işin her adımında doğrudan yönlendirme olmadan birçok farklı fikir sunarak katkıda bulundu. Onlar da bu kaplama serisi üzerinde çalıştıkları için çok heyecanlıydı ve yaptıkları denemelerde birçok fikir ortaya çıktı. Bu fikirler en nihayetinde orijinal tasarıma faydalı oldu ve onu geliştirdi.
LOGONUN EVRİMİ (YANİ SEAN BIGHAM'I ÇAĞIRIN)
Akılda kalıcı logolar oluşturmak her zaman zordur. Bir de insanların silahları üzerine yapıştırmak isteyeceği logoları tasarlamayı deneyin.
Siberpunk alternatif evrenindeki "gerçek" markalara ait çıkartmalar ve holografik unsurlarla silahların nasıl kişiselleştirileceğini düşünerek, oluşturulan fantezi dünyasını daha da derinleştirmek istediğimizi biliyorduk. Bunların hem neşeli hem de ciddi bir tona sahip olması ve aynı anda kurumsal ve punk havası yayması gerekiyordu.
Logolar, tasarım açısından şirket isimleriyle doğal bir uyuma sahip olmalıydı. Şirketler havalı görsellerin üzerine logoyu yapıştırıp geçmiş gibi durmamalıydı. Ayrıca logoların hiçbirinin aşırı siberpunk olmasını da istemiyorduk. Unutmayın, ne kadar az klişe olursa o kadar iyidir.
Sonunda yiyecek, içecek, güvenlik ve diğer rasgele markalardan oluşan eğlenceli bir karışımda karar kıldık. Unico Pomade saç bakım ürünleri en sevilenlerden biri oldu. Diğer favori markalarımız arasında NSSDLE, Mons Pain ve Monster Burger var. Leziz!
İlk tasarladığımız logolar fazlasıyla kurumsal görünüşlüydü. El yapımı hissi vermiyorlardı. Biz de spektrumun diğer ucuna geçmeye karar verdik. Revizyonlardan sonra logolar tamamen elle yapılmış gibi duruyordu ama insanın içinde herhangi bir kurumsallık duygusu uyandırmıyordu. En sonunda orta noktayı bulduk. Logoların artık kurumsal bir havası var ama aynı zamanda eğlenceli de duruyorlar.
GELECEKTE NE VAR?
Delipop'la, ölümün katlanılması gereken sonuçları olmayan distopik bir geleceğe göz kırpan bir VALORANT kaplama serisi oluşturmayı başardığımızı düşünüyoruz. Cafcaflı renkleri ve hem eğlenceli hem de ölümcül duruşuyla tüm gözleri üzerine çekiyor.
Umarız beğenirsiniz!